Çocuk romatizması nedir?
Anneler dikkat! Çocukluk çağında teşhisi konularak tedavisi yapılmadığı takdirde romatizmal hastalıklar, ileri yaşlarda kalıcı hasarlara yol açabiliyor. Romatizma nedir? Romatizmal hastalıklar, vücudumuzda bağ dokusu sisteminin kronik iltihabı ve bu iltihap sunucunda kas ve eklemlerde oluşan bulgularla karakterize edilen bir hastalık grubu.
Anneler dikkat! Çocukluk çağında teşhisi konularak tedavisi yapılmadığı takdirde romatizmal hastalıklar, ileri yaşlarda kalıcı hasarlara yol açabiliyor. Romatizma nedir? Romatizmal hastalıklar, vücudumuzda bağ dokusu sisteminin kronik iltihabı ve bu iltihap sunucunda kas ve eklemlerde oluşan bulgularla karakterize edilen bir hastalık grubu.
Anneler dikkat!
Çocukluk çağında teşhisi konularak tedavisi yapılmadığı takdirde romatizmal hastalıklar, ileri yaşlarda kalıcı hasarlara yol açabiliyor.
Romatizma nedir?
Romatizmal hastalıklar, vücudumuzda bağ dokusu sisteminin kronik iltihabı ve bu iltihap sunucunda kas ve eklemlerde oluşan bulgularla karakterize edilen bir hastalık grubu. Kesin nedenleri tam olarak aydınlatılamamışsa da genetik eğilimin rolü olduğu kanıtlanmış. Özellikle bizim coğrafyamızda çocuklarda sık görülen, Ailevi Akdeniz Ateşi (Familyal Mediterenean FeverFMF) ve Akut Eklem Romatizması olan iki türden bahsetmek önemli.
FMF- AİLEVİ AKDENİZ ATEŞİ
FMF Akdeniz çevresinde yaşayan Türkler, Araplar, İspanya kökenli Yahudiler ve Ermeniler’de görülen kalıtsal bir hastalık. Cinsiyetler arasında, hastalık erkeklerde daha sık görülür. Klinik bulgular tekrarlayan ateş, karın, göğüs ve eklem ağrısı nöbetleri olarak kendini gösterir.
Hastalık ilk kez 1945’te tanımlanmış. 1997 yılında da FMF geni, klonlanarak bu hastalığın genetik özellikleri belirlenmiş. FMF hastalığında belirtiler, 20 yaşından önce başlar. Ülkemizde görülme sıklığı 1000’de 3 oranında. Özellikle akraba evliliğinin sık olduğu bölgelerde FMF daha sık görülüyor.
Tanısı FMF hastalığında kesin tanı koydurucu bir laboratuar testi yok. Nöbetler esnasında sedimentasyon hızı, lökosit (Akyuvarlar olarak da adlandırılan beyaz kan hücresi.) sayısı, ?brinojen (Kanda erimiş halde bulunan ve trombin tesiriyle ?brin şeklini alarak pıhtılaşmayı sağlayan protein.) gibi testlerde yükseklik saptanabilir. Yine de bu bulguların hiçbiri kesin tanı koymak için yeterli değil. O halde nasıl tanı konulabilir derseniz, tanıda klinik bulgular, etnik köken, aile öyküsü birlikte değerlendirilir. Genetik incelemeyse tanıya destektir.
FMF HASTALIĞININ BELİRTİLERİ
Hastaların % 90-95’i olmak üzere büyük çoğunluğunda karın zarı etkilendiği için şiddetli karın ağrısı atakları olur. Çok şiddetli olan bu ağrılar, apandisit ile karışabilir. Düzensiz aralarla tekrarlayan ateş görülür. Hastaların % 50’sinde eklem ağrısı atakları ve daha az sıklıkta göğüs ağrısı atakları olur. Eklem ağrısı, diz veya ayak bileğinde daha sıktır. Bu bulgular 2-4 gün içinde geçer. Atak aralarında hastaların hiç şikayetleri olmaz.
Sonuçta vücutta amiloid adı verilen bir protein birikerek amıloidoz adlı hastalığa neden olur. Amiloidoz başta böbrekler olmak üzere tüm vücutta ilerleyici fonksiyon kayıplarına neden olur.
1997 yılında FMF hastalığının geni saptanmış olduğundan bu gendeki mutasyon adı verilen değişimler, pozitif saptanırsa tanıya destek sağlanmış olur. Yalnız her FMF hastasında bu genetik mutasyonlar saptanamayabilir.