İzlanda sünneti yasaklıyor

İzlanda Parlamentosu’na sunulan yasa tasarısına göre, zorunlu tıbbi durumlar dışında yaptırılan erkek sünneti işlemine 6 yıla kadar hapis cezası öngörülüyor.

İzlanda Parlamentosu’na sunulan yasa tasarısına göre, zorunlu tıbbi durumlar dışında yaptırılan erkek sünneti işlemine 6 yıla kadar hapis cezası öngörülüyor.
İzlanda, reşit olmayan çocuklara yaptırılan sünnetin ‘insan hakları ihlali’ olduğu gerekçesiyle sünnet yaptırılmasını yasaklayan ilk Avrupa ülkesi olacak. Şubat ayında parlamentoya sunulan yasa tasarısı kabul edilirse, zorunlu tıbbi haller dışında sünnet yaptıranlara 6 yıl hapis cezası verilecek.
 
Tasarıyı hazırlayan merkez sağ partili politikacı Silja Dögg Gunnarsdóttir, tasarıyı şu şekilde açıkladı: “Kız çocuklarına yapılan sünneti yasakladığımız gibi, erkek çocuklarına yapılan sünneti de yasaklamamız gerekli. Burada konumuz dini inanç özgürlüğü değil, temel çocuk hakları. Herkesin inancını istediği gibi sürdürme hakkı var ancak çocuk hakları, inanç özgürlüğünden önce gelmektedir. İzlanda bunu yasalaştırırsa, diğer ülkelerin de takip edeceğine inanıyoruz.”
 
“Çocuk hakları ihlal edilemez”
Tasarıda ailelerin çocuklarına dini rehberlik yapabilecekleri ancak dini gerekçelerle çocukların haklarının ihlal edilemeyeceği fikrine yer veriliyor. Dini ya da kültürel sebeplerle sünnet olmak isteyen erkeklerin kendi bedenleri üzerinde karar verebilecekleri, reşit oldukları yaşa gelmelerinin gerektiğini öne süren tasarıda, kuzey ülkelerindeki insan hakları konusunda yapılan diğer çalışmalar da örnek gösteriliyor.
 

 
İslamofobi ve Anti-semitizm korkusu
336.000 nüfusu bulunan İzlanda’da ortalama 250 Yahudi, 1,500 kadar da Müslüman yaşıyor. Yasa tasarısının Avrupa ülkelerinde yaşayan Yahudileri ve Müslümanları tedirgin ettiğini açıklayan Milah UK sözcüsü “Liberal demokratik ülkelerde Yahudi erkeklerinin doğumdan sonraki 8. günde uzman kişiler tarafından sünnet edilmesine saygı duyulur. İzlanda gibi demokratik bir ülkede bunun yasaklanması, Avrupa’daki diğer Yahudi toplulukları için de endişe verici” şeklinde açıklama yaptı.
 
İzlanda İslami Kültürel Merkezi imamı Ahmad Seddeeq ise, “Sünnet yüzyıllardır uygulanan, köklerini dini ve kültürel geleneklerimizden alan önemli bir gelenek. Üstelik tıbbi faydaları da risklerine oranla çok daha yüksek” dedi.
 
2012 yılında Almanya’da da tartışılan konu, ‘bireyin dini inancını seçme hakkının elinden alınması’ ve ‘bedenin kalıcı ve geri dönüşü olmayan şekilde değiştirilmesinin insan haklarına aykırı olduğu’ gerekçeleri ile gündeme gelmiş ve çeşitli tartışmalara yol açmıştı. Ertesi yıl Avrupa Konseyi, üye olan 47 ülkede sünnetin sıkı kurallara bağlı olarak uygulanmasını kabul etmişti.