Diyabet hastası gözüne daha çok dikkat etmeli…

Diyabet hastalarının gözlerini ihmal etmeleri, kalıcı göz hasarı ve körlükle sonuçlanabiliyor. Bu noktada belirtileri iyi değerlendirmek ve düzenli göz kontrollerine gitmek hastayı olası risklerden koruyor.

Görme kaybının bir numaralı nedeni olan diyabetin gözde yaptığı bozukluk, “diyabetik retinopati” olarak adlandırılıyor. Göz damarlarının bozulması, kalp ve böbrek başta olmak üzere tüm damar sisteminin bozulması anlamına geliyor. Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Murat Öncel, “Diyabet, insan vücudunda tüm damarları bozan bir hastalık” diyor ve gözlerin vücudun aynası olduğunu söyleyerek, göz damarlarına yönelik bir kontrolle tüm damar sistemi hakkında bilgi edinilebileceğini söylüyor. Diyabetin gözde yaptığı bozukluklar, erken dönemde belirti vermediği için hastalar çoğu kez kendilerini bekleyen tehlikenin farkında olmuyor. Oysa sorunun erken teşhis edilme ve tedavisi ile hastalığın körlüğe neden olma ve gözü bozma riski azaltıyor.

Geri dönüşü yok

Prof. Dr. Murat Öncel, “Hastalık ilerlediği zaman geriye dönüşü yok” diyor. Hastalığın tedavisinde çok etkin olan, “argon lazer” uygulaması ise hem gözün var olan durumunu koruyor, hem de sorunun ilerlemesini engelliyor. Sorunun ilerlemesi, göz içinde kanama ve damarların çatlamasıyla sonuçlanıyor. Bu durumda, “Vitrektomi” adı verilen ameliyat gerçekleştiriliyor. Öncel, sorunun ihmal edildiği hastaların ameliyatlarından elde edilen sonuçların erken dönemde doktora başvuran hastalar kadar iyi olmadığını söylüyor. Bu gecikme gözünü kaybeden ya da kalıcı görme problemine sahip hastalar anlamına geliyor.

Türkiye’de körlük oranının Amerika’dan daha fazla olduğunu ve Türk hastaların genellikle doktora gitme konusunda geç kaldıklarını söyleyen Prof. Dr. Öncel, bunun bilinçsizlikten kaynaklandığını belirtiyor. “Dört yıllık diyabetli hastanın gözünün hastalıktan etkilenme oranı yüzde 10-15 arasındayken, 15 yıllık diyabet hastalığında bu oran yüz de 90’ı buluyor” diyen Öncel, tansiyon ve diyabet konuların da dikkatli olunmasını istedi.

Hassas ameliyat

“vitrektomi” ameliyatının çok hassas olduğu için bu işlemde çok özel aletler kullanılır. Geçmişte dikişli yapılan bu ameliyatlarda aletlerin bir milimetre olan çapının yarım mili metreye düştüğü ve operasyonlar dikişsiz gerçekleştiriyor. Bunun sonucunda ameliyatlar daha konforlu şekilde gerçekleştirilip 30- 45 dakika arasında sonuçlanıyor.

Kareli kâğıt testi

Kareli kâğıt testi, makula ödeminin ortaya çıkarılmasında kullanılıyor ve herkesin kolaylıkla uygulayabileceği bir test olduğu belirtiliyor. Bu testi sadece diyabet hastalarının değil, sarı nokta hastalarının da yapması öneriliyor. Diyabet hastalarında sarı nokta ödemi oluşması halinde hastaların bir gözlerini kapatmaları, gözlük kullanıyorlarsa gözlüklerini takmaları ve kareli bir defteri okuma mesafesinde tutup ortaya bir nokta koymaları isteniyor. Bu karelerin görülmesinde herhangi bir yamulma oluşmaya başlaması makulada ödem oluşması anlamına geliyor. Bu durumdaki hastanın erken dönemde doktora gitmesi halinde tedavisi ameliyata gerek kalmadan gerçekleşebiliyor.

Tedavide dünyayla aynı düzeydeyiz

Prof Dr. Murat Öncel, “20 yıl önce hastalarımız gözle ilgili sorunlarında yurtdışına gidiyordu. Oysa günümüzde Amerika ve Avrupa’da tedavi anlamında ne yapılıyorsa bizde de eşzamanlı olarak aynısı yapılıyor” diyor. Öncel’e göre geçmişte ilaç, teknolojik gelişme ve aletler birkaç yıl geriden takip edilirken artık her gelişmenin neredeyse ertesi haf ta Türkiye’de uygulanması mümkün oluyor.

Ceyda Erenoğlu